sadede gelirsek; sarılmak

inanılmaz yazmak istedim. yaklaşık yirmi dakikadır düşünüyorum, ne hakkında yazabilirim diye. bahsetmek isteyeceğim bir konu da yaşamadım üstelik. en son aklımda, kafamın içinde aydınlanma aydınlanma diye siren ötüyordu. aydınlandım evet. ama sanırım yaş geçişlerinde bu daha çok olgunlaşma diye adlandırılıyor.
bir kaç yıldır kendimdeki değişikliklerin hissettirdikleriyle ilerliyordum. hala hisler var içimde. aydınlanma, olgunluk her ne ise adı. ona başladığım dönem bu dönem. duyduklarım içimde yer ediyor. aklımda kendi cümlelerini bulup raflarına kalkıyor. çözümleme, denklemlerin sonuçlarını kutulara yazıyorum artık. cevaplar kısmına geçtim. neden ben, neden öyle, neden sen ve siz sorularımın cevapları bir bir geliyor, aydınlanıyorum.
ikisini birden yaşıyor oluşumdan kaynaklı size hangisi daha iyi söyleyebilirim de, evet aydınlanmak pek hoş ama her aydınlanma aydınlık olacak diye bir şey yok maalesef. bazı aydınlanmalarım beni daha çok karanlığa itti diyebilirim. o yüzler, o hisler, bakışlar duygular. insanları üzmek, incittiğini bilmek, bunlar hep çirkin bunlar hep karanlık.
iyi bir insan mıyım evet. ama iyi bir "insan"ım sadece. insanlığımdan gelen istemediğim huylarım bazen beni çok kötü kararlara itiyor. itiyor demek bile bencilce. bencillik duygusu en sevmediğim duygu. hepimizde var, olmak zorunda lanet olasıca. bana kalsa ben hep herkesi mutlu edeyim, herkes beni sevsin ben onları seveyim. onların gökkuşağı olayım. ama işler aydınlandıkça hiç öyle ilerlemiyor.
kötü adam oluyorsun, bi bakmışsın bambaşka bir duvarı örüyorsun, bi bakmışsın insanların gözyaşlarına tanıklık ediyorsun. ağlayan biri çok üzücü. ne olursa olsun, basit bir şey bile olsa o duyguların birleşmesi, onu üzmesi ve gözyaşlarına dönüşmesi.
bu ara herkese bir kez sarılmalıyım diye düşünüyorum. aslında çevremizde ben bile dahil olmak üzere, içten samimi bir sarılmaya çok ihtiyacı var. sevgilim dediklerim(n)iz, onlar bile sarılsa bir şüphe, bir şey,karanlık aydınlanma işte. sadece şunu düşünün, en son kime gerçekten samimi bir sarılma verdiniz. içten, onun duygularını anladığınızı ve ne olursa olsun sevdiğinizi, yanında olacağınızı hissettirecek kadar yoğun duygularla sarıldınız.

belki de çocukken yaptım ben. samimiyetimiz orada kaldı.

*Elsiane - mend ( To Fix, To Repair ) çalıyordu.